25 Ocak 2010 Pazartesi

Futbol Pazarı



Dışarıda hava karlı ve soğuk, yapılacak en iyi iş oturup evde futbol maçlarını izlemekti akşama kadar ve şanslıyız ki tam bir futbol günüydü. Avni Aker' den San Siro' ya kadar... Önce Trabzonspor-Sivasspor maçıyla başlayalım. Şenol Güneş' in gelmesiyle takımda bariz bir yükseliş var. Maçın ilk yarım saatlik bölümündeki Trabzonspor' u anlatmaya kelimeler yetmez, kaleci Akın tek başına direndi. Çok yetenekli olmasa da Umut Bulut' un oyunu takımı ateşlemeye yetiyor, attığı son goldeki hırsı ve çevikliği de cabası. Bu sezonki 6. golüne ulaştı, Trabzonspor' da geçirdiği 3 sezonda 15-15-14 gol sayılarını tutturmayı başarmıştı, bu azimle bu yıl da bu rakamlara rahat ulaşır gibi. Bu arada Alanzinho büyülemeye devam ediyor. Kayserispor da kendi sahasında 1 puanı sezonun adamı Makakula ile son dakikada kurtardı, Ali Turan' ın olmaması fazlasıyla etkilemiş oyunu belli ki.

* * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *

Arada bir Stoke City - Arsenal maçına bakma imkanım oldu. Tuncay' ın sayılmayan da olsa 1 golü var. Milli oyuncumuzun çok daha iyi yerlerde olması gerekirken hala Stoke City' de oynaması üzücü, kaldı ki ilerde basan ve süratliliğiyle ön plana çıkan Tuncay' ın yaşı da ilerliyor yavaş yavaş. Genç Arsenal' i 1-1 giden maçta 3-1 geçmeyi başardılar ve kupadan elediler.
İstanbul' da etkili olan soğuk hava ve kar yağışı, cumartesi günü oynanması gereken Kasımpaşa-Bursaspor ve Beşiktaş-İBB maçlarının ertelenmesine sebep olmuştu. Dünkü Galatasaray-Gaziantep maçı da ertelenir mi diye beklerken, maçın oynanmasına karar verdi hakemler ve kar temizleme çalışmaları maç başlayana kadar sürdü. Yeni transfer Neill 11 başladı ilk maçında ve Servet' le oldukça uyum içindeydi. Cimbom adına çok sıkıntılı giden bir maçta, Arda' nın kullanacağı duran topta oyuncu değişikliğine giden Gaziantepspor burada adam paylaşımında sorun yaşayınca, neticesinde arka direkte boş kalan Mustafa Sarp topu ağlara gönderdi yakın mesafeden ve 10 kişi kalan rakibi karşısında oldukça zorlanan Cimbom geceyi mutlu sonla bitirdi. Maçın ilk yarısında hakeme ettiği laf sonucu direkt kırmızı kart gören Ahmet Arı, takımı ateşe attı adeta. Ali Sami Yen' de Galatasaray' a karşı 10 kişi bu kadar uzun süre dayanmak zor olandı zaten. Afrika Kupasın' da da Keita' nın attığı inanılmaz gol Eurosport spikerinin dediği gibi turnuvanın şüphesiz en iyi golü, ancak Fildişi elenmekten kurtulamadı rakibine. Keita beklenenden 10 gün erken gelecek Türkiye' ye. Bu arada Dos Santos transferi de gerçekleşmek üzereymiş, Üstünel bu işi bitirmeden gelmez.

* * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *

Ardından Real Madrid ve Milano derbisini dönüşümlü takip etme fırsatı vardı. Ronaldo 96 milyon Euro' nun hakkını vermeye devam ediyor, attığı 2. gol görülmeye değerdi, 2 golle gecenin yıldızıyken kırmızı kartla oyun dışında kaldı. La Liga' da düğüm El Classico' da çözülür ancak. Çizmede İnter-Milan haftanın maçında karşı karşıya geldi. İlk yarıdaki maçta Inter deplasmanda 4-0 mağlup etmişti ezeli rakibini. Dün de yine hızlı başladılar maça. Geçen sene gol krallığını son haftalarda Ibrahimovic' e kaptıran Diego Milito, bu yıl aynı hızla devam ediyor gollerine. Eto'o ' nun yokluğunda yeni transfer Goran Pandev ile de müthiş ikili oldular. Kamerunlu Afrika Kupası' ndan gelince Mourinho' nun forvet tercihi nasıl olacak merak ediyorum. Maçın ilk yarısında Lucio' nun yerde kalmasını aldatmaya yönelik hareket olarak değerlendiren hakem, gerilimin artmasına neden oldu ki kişisel görüşüm arkadan yapılan bariz faul olduğudur. İtirazlar sonucu hakemi alkışlayan Wesley Schneijder direkt kırmızı kartla oyun dışında kaldı. Sadece alkışladıysa hakemin kararı yanlış ama söylediği sözleri bilmediğimiz için bir yorum yapmak yanlış. 10 kişi Inter' e gol atmayı bile başaramayan Milan, Pandev-Milito akınlarına savunmasıyla müdahale edemiyordu. Golü de bir türlü bulamayıp, Pandev' in müthiş frikiğiyle iyice geriye düşünce; Jose klübede iyiden iyiye coştu ve tribünleri ayağa kaldırırkenki coşkusu görülmeye değerdi. Maçın sonlarında Lucio' nun eliyle gelen penaltıda dünyanın en formda kalecisi Julio Cesar topu inanılmaz çıkardı ve vatandaşı Ronaldinho' ya gol sevincini yaşatmadı. Puan farkı 9' a çıktı 1 maçı eksik Milan' la, iyice geriye düşen Juventus da önceki gün Roma' ya uzatmalarda boyun eğince, İtalya' da lig yarışı 'şampiyon belli ikinci kim ?' olayına döndü. Mourinho' nun maç sonunda yaptığı 6 işareti de, bu sene Milan' ı toplamda 6-0 hüsrana uğrattıklarını işaret ediyor, lakin maç sonunda " Milan' ı 7 kişi de yeneriz." demiş, pek de haksız değil Jose. Berlusconi maskesiyle sevinen bu adam da Marco Materazzi.

23 Ocak 2010 Cumartesi

TV' de Futbol


23 Ocak Cumartesi
14.45 Preston – Chelsea (NTVSPOR)
16.30 Werder Bremen – Bayern Munich (TRT 3)
17.00 Everton – Birmingham (NTVSPOR)
17.00 Man. United – Hull City (SPORMAX)
19.00 Beşiktaş – İstanbul Belediye (LİG TV)
19.15 Tottenham – Leeds Unites (NTVSPOR)
19.30 B. Dortmund – Hamburg (TRT 3)
21.00 Valladolid – Barcelona (NTV)
21.45 Juventus – Roma (NTVSPOR)

24 Ocak Pazar
15.00 Trabzonspor – Sivasspor (LİG TV)
15.30 Stoke City – Arsenal (NTVSPOR)
16.30 Wolfsburg – Köln (TRT 3)
17.00 Angola – Gana (EUROSPORT)
18.30 Hoffenheim – Bayer Leverkusen (TRT 3)
19.00 Galatasaray – Gaziantepspor (LİG TV)
20:30 Fildişi Sahilleri – Cezayir (EUROSPORT)
21.45 Inter – Milan (NTV Spoer)
22.00 Real Madrid – Malaga (NTV)

21 Ocak 2010 Perşembe

Jo Cepte


Galatasaray Jo ile anlaştı. Sürpriz transferlere imza atmasıyla bilinen Galatasaray Futbol Şube Sorumlusu Haldun Üstünel yine işi bitirdi. Jo, Everton' da klübünden izin almadan ülkesine gittiği için kadro dışı kalmıştı. Baros' un sakatlığı ve Nonda' nın formsuzluğunda, Galatasaray fırsatı iyi değerlendirdi ve Brezilyalı golcüyle sezon sonuna kadar kiralık olarak anlaştı. Galatasaray bu transferden memnun kalırsa sezon sonunda bonservis opsiyonuna da sahip. Jo' nun dışında yine İngiltere Premier Liginden bir golcü ile daha görüşüyorlarmış, o da olumlu sonuçlanırsa Shabani Nonda' ya yol görünür.

20 Ocak 2010 Çarşamba

Tevez' in İntikamı


Carling Kupası ilk maçında Manchester City, United' i 2-1 yenmeyi başardı kendi evinde. Valencia' nın güzel ortasında Giggs' le öne geçmesine rağmen, Craig Bellamy ve özellikle Carlitos Tevez' i durduramayan Manu, rakibine boyun eğmek zorunda kaldı. City' nin ilk golü penaltıdan geldi. Bellamy soldan inanılmaz fırlayınca, kendisini durdurmaya çalışan genç savunmacı Rafael onun kadar seri olamadı ve rakibini arkadan çekerek penaltıya sebebiyet verdi. Aslında topla giden bir Bellamy' i dünyada durdurabilecek savunmacı da çok azdır. Tevez de maç başından itibaren hırslı ve azimliydi, gol atmak için her şeyini verdi adeta. Attığı 2 golden sonra da rakip taraftarlara aynı hareketi yaptı. Oyundan alınmadan önceki son dakikalarda yedek klübesini birkaç kez kesti ve sonunda Mancini onu kenara aldı. Tevez Manu' ya karşı bambaşka bir istekle oynuyor. Önümüzdeki haftaki rövanş maçı daha heyecanlı olacak.

17 Ocak 2010 Pazar

Kartalda Son Durum


Geçen yıl hem kupada hem ligde şampiyonluk yaşayan Beşiktaş, bu yıl kupaya çok erken veda etti. Manisaspor ve Kasımpaşaspor' dan sonra, dün İBB' ye de boyun eğdiler. Takımda birşeyler yanlış gidiyor belli ki. İnönü' de 3-2 kaybedilen Bursaspor maçını tribünde izleme şansım olmuştu ve hataları, eksikleri daha iyi görmüştüm. Son çeyreğe 2-1 önde girerken, savunmada Ferrari' nin kendi takım arkadaşıyla çarpışması sonucu sakatlanmasıyla bozulan savunma düzeni, Beşiktaş' ın o gün son 5 dakikada maçı kaybetmesine neden olmuştu. Ferrari Türkiye' deki 1 numaralı savunma oyuncusu, hatta son yıllarda bu ligde gördüklerimin en iyisi. Defansta düzeni sağlıyor ve topu oyuna çok iyi sokuyor, rastgele hiçbir vuruşu yok. Tabi adam İtalya' da yıllarca oynayınca ortaya böyle birşey çıkıyor. Ferrari' nin dışında da bir oyuncu daha var takımı ayakta tutan; Fabien Ernst. En önemli oyunculardan Ernst ve Ferrari' den biri eksik olunca da mağlubiyetlerin arkası kesilmedi, kaldı ki Beşiktaş oyun kurmakta dahi zorlanıyor, gol atma sıkıntıları zaten sene başından beri ortada. Ligde 5. sıradalar ve daha da kötüsü taraftar artık Mustafa Denizli kehanetlerinden sıkıldı. Başkan Demirören' e olan karşıtlıkları uzun zamandır var zaten. Ufukta sıkıntılı günler görünüyor 'Kara Kartal' için ...

14 Ocak 2010 Perşembe

Maçlar 4 Yıl Daha Digiturk' te ...


Bugün ligin yayın ihalesi vardı. Türk Telekom ve Dıgıturk arasında geçen kıyasıya rekabeti Dıgıturk kazandı. Ortaya çıkan sonuca göre Dıgıturk, Türk futboluna 4 yıl süreyle her yıl 321 milyon dolar aktaracak. Bu rakam bir öncekine göre % 126 daha fazla. Yani bu da demek oluyor ki Türk futboluna ve klüplere inanılmaz bir para desteği sağlanacak. Dileğimiz şudur ki, klüplerin de bu parayı har vurup harman savurmayıp; takımlarının gelişimine, altyapılarının gelişmine, statlarının iyileştirilmesine harcamaları ve niyahetinde Türkiye' deki futbol izleyici kitlesine daha kaliteli bir lig sunmalarıdır.

* * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *

Türk Telekom Rekabete Tat Kattı

2001 yılından beri lig maçlarını büyük başarıyla yayınlayan Digiturk Dijital Platform A.Ş. önümüzdeki 4 sezonda da bu iyi yaptığı işe devam edecek. Bunca geçen sürede naklen yayında son derece profosyonelleştiler. 30 ' un üstünde kamerayla haftada 4 canlı yayın yapmak pek de kolay değil. Kaldı ki sezonun son maçlarında haftalık naklen maç sayıları 8' i buluyor. Peki yayın konusunda bu kadar altyapısı ve tecrübesi olan, oturmuş bir müşteri kitlesine de sahip olan Digiturk karşısında Türk Telekom' un şansı neydi. Son günlerde televizyonlarda Türk Telekom' un 'EVET' kampanyası adı altında reklamlarını görüyoruz. Özelleştirildikten sonra hızla büyüyen Türk Telekom, dijital platform sektörüne de girecek önümüzdeki günlerde. Platformun adı da 'Tivibu' . Böyle bir platformla yayıncılık sektörüne girip, Avrupa ve Amerika' da benzerleri olduğu gibi bundlelar yapmayı planlıyorlar, yani bunun da anlamı kullanıcıya televizyon-internet-telefon paketi sunarak tek bir fiyat belirlemek. İşte bu noktada da lig yayın haklarını alıp, çok büyük bir adım atmak istediler. Ama burada da sektörde bir numara olan Digiturk' ü alt edemediler. İhaleyi kazanamasalar bile çıktıkları rakam çok ciddi. Bir adet bile müşterileri yokken böylesine bir risk almaları bile inanılmaz. Sonuçta karlı çıkan Türk futbolu oldu.

Gece Yarısı Ekspresi


Son birkaç transfer döneminde Galatasaray ile adı sık sık geçen Lucas Neill transferi sonunda gerçekleşti ve dün gece yarısı taraflar anlaşmaya vardı, 1.5 yıllık sözleşme imzalandı. Defansın sağında ve göbeğinde oynayabiliyor Avustralyalı. 53 kez de milli formayı giymiş. Harry Kewell' ın da yardımıyla ülkeye uyum sağlayabilirse, kısa dönemde çok işler yapabilir.
* * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *
Ara transferde Murat Tosun ve Sezer Badur' u renklerine bağlayan Trabzonspor, bu sefer daha fazla ses getirecek bir transfere imza attı. Kolombiyalı Teofilo Gutierrez transferi için bu ülkeye giden Başkan Sadri Şener ve yöneticiler yine dün gece oyuncunun klubüyle anlaşmaya vardılar. Trabzonspor bu transfer için toplamda 3 milyon dolar ödeyecek. Bu miktarın 1 milyonu peşin, kalan 2 milyonu 2 yıla bölünmüş taksitler halinde olacak. Gutierrez de dün kendi sitesinde klupten ayrılacağını bildirmiş. Bakalım Trabzonspor' un gol sıkıntısına çare olacak mı Kolombiyalı.

5 Ocak 2010 Salı

Uzun Ara Dönemimiz


Futbolda her zaman kendimizi Avrupa ile kıyaslarız; oralardaki tesislerin, futbolcuların, statların ve oynanan futbolun kalitesiyle. Ama onlara benzemek için, onlarla yarışmak için pek bir şey yaptığımız yok. Bunların söylemenin de bir anlamı yok zaten, her şey ortada. Değineceğim konu şudur ki, bizim ara dönemimiz neden bu kadar uzun ? Zaten ligde 17 takım kalmış, her takım sırayla bir hafta pas geçiyor, üstüne 1 ay ara dönem... Herhalde futbolcular, yöneticiler, federasyon vs. çok yoğun çalışıyorlar! İkinci bir ihtimal de şu, zaten yazın Türkiye' deyiz, bir telaşemiz de yok. Bu çok daha mantıklı görünüyor aslında. Kendimizi kıyasladığımız ülkeler yazın Afrika' da olacak, onların sezonu bitirip yol almaları lazım, bizim acelemiz yok. İşleyen demir pas tutmaz demiş atalar, çok da doğru demişler.